Azize’nin Vera tarafından vurulması, başta Devran olmak üzere tüm ailede derin bir sarsıntı yaratır. Henüz abla­larının başına gelenlerden habersiz olan Samet ve Balım, üzerlerine çöken ağır havanın sebebini anlamaya çalışırken, aile büyükleri bu acıyı çocuklardan saklamak için ellerinden geleni yapar. Azize yaşamla ölüm arasında ince bir çizgide mücadele verirken, Melis ise Cemo’nun acısını paylaşmak ve ona omuz olmak ister. Fakat Cemo, yaşadığı şokun etkisiyle Melis'e karşı hâlâ mesafelidir; kalbinin kapılarını tam anlamıyla açmakta zorlanır.

Devran ise bir yandan sevdiği kadının hayata tutunmasını sağlamak, diğer yandan ailesini bir arada tutmak için var gücüyle çabalar. Vera’nın bu korkunç saldırıyı neden gerçekleştirdiği ise büyük bir soru işaretidir. Ancak zaman geçtikçe, olayın ardındaki karanlık sırlar tek tek gün yüzüne çıkmaya başlar. Melis ile Cemo arasında ise duygular gittikçe karmaşıklaşır; acı, pişmanlık ve geçmişten gelen kırıklar, hem onları birbirine yaklaştırır hem de aralarında görünmez duvarlar örer.

Azize’nin hayata dönüp dönmeyeceği hâlâ belirsizliğini korurken, herkes kendi içinde bir hesaplaşmaya girer. Bu trajedi yalnızca Azize’yi değil, bütün ailenin kaderini değiştirecek yeni bir sürecin başlangıcı olur.