Magazin

Snowpiercer İle Hayatı Sorguluyorsunuz!

Yıl 2013 başrollerini Chris Evans, Jamie Bell, Tilda Swinton’ın paylaştığı “Snowpiercer” filmi aradan geçen 7 yıl sonrasında karşımıza Netflix’te dizi olarak geldi.

Snowpiercer filmini izlemiş biri olarak dizinin yayına girmesini heyecanla bekleyenlerdendim çünkü 2013 yılında filmde finali anlamakta zorluk çekmiştim…Hayatta kalan iki çocuğun normalde burnunuzun ucunu çıkarttığınızda anında donup düştüğü -100 küsüleri bulan soğuk dünyada öylece canlı canlı kalarak ucu açık bir final merak içinde bırakmıştı beni.

Neyse efendim dizi başladı ve 3. Bölüm yayına giriyor bile …

Dizinin konusu ile filmin konusu arasında biraz farklılıklar var ama ana konu belli yapılan bir deney iklim dengesini darma duman ediyor ve Wilford isimli bir dahi ta çocukluk yıllarındaki bir hayalini gerçekleştirerek kendi kendine yeten bir tren tasarlıyor ve tüm dünyada hakim olan sınıf ayrımcılığının buram buram koktuğu hayatta kalma yolculuğunu başlatıyor.

Dünyanın çevresinde dönen bir tren ve son kalan insan ırkının sığınağı olan bu trende sınıfsal adaletsizlik tavan yapmış durumda….

Trenin ön kısmında yaşayan bol paralı şımarık burjuvalar ile trenin kuyruk kısmında açlıktan birbirlerini yemeyi göze alan bir kesim insanın, yapılan deneyler ve dünyanın küresel ısınma sonrası soğuğa, kıtlığa yenik düşerek bir trenin içinde 7 yıldır dönüp dururken ,her şeyin yolunda gibiymiş gibi gözükürken aslında işlerin hiçte öyle olmadığını izliyoruz.

Filmde ve dizide de kuyruktakilerin yönetimi ele geçirme çabasını izliyoruz ama biraz farklılıklarla….

Dizide filmdeki karakterlerin yanına yeni karakterler eklenmiş ve bu karakterler zaman zaman insanlığı sorguluyor ,bazen vicdanlarına yeniliyor bazen de otoriteye baş eğiyor.

Dizide filmde olmayan bir cinayetler sinsilesi üzerinden devam ediyor konu ve otoriteye baş kaldıran kahramanımızdan bu cinayetlerin çözümü için ricacı oluyorlar bazı imtiyazları öne sürerek!...

İnsan snowpiercer izlerken aslında dünyanın yok oluşuna sahne olan her olayı sorguluyor.Özellikle son yıllarda tüm dünyada yaşanan felaketleri, insanlık adına yaşanan tüm acıları gördükten sonra böyle bir tren çokta ütopik değil diye düşünüyorum!...